22 May 2011

di-zine: Game of Thrones


"Sana biraz nasihat vereyim piç. Kim olduğunu asla unutma çünkü dünyanın geri kalanı unutmayacak. Bunu zırh gibi giyin. Böylece kimse bunu kullanarak seni incitemez" diyor Lannister'ların cücesi, Stark'ların piçine. Zira yazların yıllarca, kışların bir
ömür sürebildiği, kışın insanların önlerinde tir tir titrediği Ak Yürüyen denilen varlıkların ortaya çıktığı, bunların yanı sıra her türlü taht oyunlarının, zalimliğin vuku bulduğu fantastik bir dünyada yaşıyorlar.

Game of Thrones, George R. R. Martin'in kitabının televizyona dökülmüş hali. Yedi serilik kitabın ilki çekiliyor şu anda. Aslında önce ikinci kitabı uzun metrajlı bir film olarak çekme fikriyle gidiyor ilgililer Martin'e, lakin Martin bunun uzun metrajlı bir filmle bile çekilemeyeceğini, parçalara bölmek gerektiğini söylüyor. Gel zaman git zaman HBO'dan bazı adamlar serilerin dizisini çekmek istediklerini söylüyor yazara. "Dizi de canımı ye" diyen Martin bu projeye onayı basıyor ve biz de izliyoruz.

Kadroda The Lord of The Rings'ten de hatırlayacağımız Sean Bean, Sarah Connor olarak namı yürüyen Lena Headey gibi tadından yenmez oyuncular bulunmakta. Hikaye desen sırlı gizemli; hemen insanı içine çekiveriyor. Öyle ki hiç bitmesin istiyor insan yahu.

Bilirim işin içine krallıklar girdi mi insanın kafası karışır. O yüzden şu resim ile de bütün kirli çamaşırlara bir anda vakıf olabilirsiniz.


Açılışı da ayrı bir güzel. Hele o kasvetli havası yok mu beni benden alıyor.



Zaten IMDb notu da 9,4. Daha ne olsun değil mi efenim?

Hiç yorum yok: